İspanya’da sağlık işçilerinin büyük mücadelesi

“Bugün İspanya’da olanlar bazı ülkelerdeki insanlara çok uzak gözükebilir, ama dünyanın herhangi bir yerindeki kazanım veya gerilemelerin diğer ülkelere büyük yansımaları olduğunu unutmayın. Hepinizi İspanya konsoloslukları önünde eyleme davet ediyorum!”

Yazan: Dr. Andrew Coastes – ABD Ulusal Sağlık Programı için Doktorlar 2013 Başkanı
BirGün için çeviren: Onur Erem

628x471

Madrid’de doktorlar, hemşireler ve diğer sağlık çalışanları bir aydır sokaklarda yürüyüşler düzenleyerek hükümetin sağlığı özelleştirme planlarını protesto ediyor.

İspanya’nın 1986’da kurulan ulusal sağlık sistemi SNS anayasada tanımlanan görevini yerine getirir. Anayasanın 43. maddesi bütün İspanyolların sağlık hizmetinden yararlanma garantisinin olduğunu, devletin yeterli sağlık hizmeti sağlaması gerektiğini söyler.

Uygulanması ademi merkezileştirilen ve İspanya’nın 17 yerel hükümetine kendi önceliklerine göre karar alma yetkisi veren SNS’ye karşı girişilen saldırının başında Madrid bölgesinin hükümet var. Kasım ayında Madrid bölgesinde halk sağlığı merkezlerinin yüzde onunu ve altı hastanenin yönetimini özelleştirme girişimi başladı. Özelleştirilmesi planlanan sağlık birimleri bölgedeki sağlık kuruluşlarının yarısı ediyordu. Üstelik özelleştirilmesi planlanan hastanelerin hepsi, en son inşa edilmiş ve en yeni ekipmana sahip şirketlerdi.

PP’Lİ MADRİD VALİSİ BİLE İMZA VERDİ

Buna yanıt olarak eşi benzeri görülmemiş büyüklükte bir kitlesel hareket başladı ve bugün bu hareket dünya çapında ana akım medyanın bile haber bültenlerine girmeyi başardı. 100 binlerce kişilik eylemlere sağlık çalışanları ve hastalar omuz omuza katıldılar. Eylemlerden bağımsız olarak grevler yapıldı, sağlık çalışanları iş bırakarak iş yerlerinin etrafındaki yolları kestiler.

Hem ulusal hükümetin hem de Madrid’in yerel hükümetinin başında olan Partido Popular (PP – Halk Partisi) son olarak, yılda 300 bin hastaya bakan La Princesa Hastanesi’ni sadece 75 yaş üstüne hizmet verecek bir huzur evine çevirmek istediğinde büyük eylemler ve oturma eylemleri düzenlendi. 200 bin kişiden imza toplandı – ki imza verenlerin arasında PP üyesi Madrid Valisi de vardı. Bütün bunların sonucunda hükümet La Princesa planından vazgeçse de diğer alanlarda mücadele devam ediyor.

Geçen hafta bir grup hasta, hemşire ve doktor, hükümetin ekonomik danışmanının hastaneleri özelleştirme planını anlattığı Madrid Bölgesel Meclisi’ni bastı. Eyleme katılanlardan Dr. Marciano Sanchez Bayle attığı sloganlarla dikkat çekerken aynı zamanda polis tarafından dışarı çıkartılan ilk kişi oldu. Eylem boyunca bazı meclis üyeleri de ayağa kalkıp alkışlayarak eylemcilere destek verdi.

Sanchez Bayle

Sanchez Bayle

Eylemin ardından Kamu Sağlığını Savunma Örgütleri Federasyonu Başkanı ve aynı zamanda Uluslararası Sağlık Politikaları Birliği Başkanı olan Dr. Sanchez Bayle ile sohbet etme fırsatım oldu:

>> ABD’de yaşayan bir insan olarak sağlık hizmetinin devlet tarafından karşılanmasının bizim için hayal olduğunu söyleyebilirim. Bu yüzden bize İspanya’daki sağlık sistemini anlatarak nasıl işlediğini anlamamıza yardımcı olabilir misin?

İspanya’nın sağlık sistemi kamuya ait ve evrenseldir. Yani İspanya’daki herhangi bir insan bir sağlık sorunu olduğu düşündüğünde kamu sağlığı merkezine gidebilir. Burada doktorlar tarafından teşhis ve tedavi uygulanabilir, test yapılabilir veya hasta alanında uzmanlaşmış bir hastaneye yönlendirebilir. Tabi ki eğer durum acilse veya kamu sağlığı merkezlerinin çalışma saati dışındaysa, hasta doğrudan acil servise de gidebilir.

KAMUSAL SİSTEM ÖZELDEN DAHA VERİMLİ

Hastanelerimizin neredeyse tamamı kamuya ait. Bu hastanelerde testler de dahil olmak üzere her şey ücretsiz. Sadece reçeteye yazılan ilaçların bir kısmını hastanın ödemesi gerekiyor. Kişi başına maliyet olarak hesaplandığında İspanya sağlık sistemi ABD sağlık sisteminden 4 kat daha ucuza işliyor. Üstelik temel sağlık göstergelerine baktığımızda ABD’deki sağlık sisteminden daha başarılı olduğumuzu görüyoruz. Yani İspanya’nın kamuya ait sağlık sistemi, ABD’nin özel sağlık sisteminden kat kat daha verimli.

>> Hükümetin sağlık sistemini özelleştirme hedefi hastaları nasıl etkiler?

Çalışan sayısında büyük bir azalmaya gidilecek ve bu da doğal olarak hastalarla daha az ilgilenilmesi anlamına gelecek. Hastane için sıra beklenecek.

Bunlara ek olarak, özel şirketlerin sadece en çok kar getiren patolojilere yoğunlaşma eğilimi de başka bir sorun. Bu yüzden sağlık hizmeti yapısının bozulacak, hastaların en çok ihtiyaç duyduğu tedaviler en zor erişilebilir olurken, en az ihtiyaç duydukları da en kolay erişilebilir olacak.

Bunlar sadece kısa vadeli etkiler, çünkü PP bütün sağlık sistemini özel sigortalar üzerinden yürüyecek bir sisteme çevirmeyi hedefliyor. Bu modelin ABD’de nasıl bir felaket yarattığı ortada.

>> Doktorlar ve hemşireler nasıl etkilenecek?

Öncelikle daha az sağlık çalışanı istihdam edilecek. Çalışabilecek hastane bulan doktorlar ise fazla mesai ve çalışma koşullarının kötüleşmesi durumuyla karşı karşıya kalacak.

>> Özelleştirme girişimine karşı yapılan protestolar nasıldı?

Bu soruyu tamamen cevaplamak çok zaman alır – o kadar farklı örgütlerin o kadar çok sayıda protestosu oldu ki. Ama genel bir değerlendirme yapmak gerekirse, farklı çalışma günlerine sahip doktorlar, hemşireler, yöneticiler ve diğer sağlık işçilerinin birlikte katıldığı grevler yapıldı. İşçilerin yaptığı oturma eylemlerine hastalar da destek verdi. Hastanelerde başlayan bu grevler ve eylemler sonradan sağlık merkezlerine de yayıldı. 30 gündür protestosuz tek bir gün geçmedi.

344-1aDAjz.AuSt.55

“Dayanışma sadece dayanışılan insan için değil, dayanışan insan için de çok önemlidir. Çünkü dayanışma hepimizi daha iyi insanlar yaparken ortak mücadelelere fayda sağlar.”

Dahası, Madrid’de 100 binlerce kişinin katıldığı kitlesel eylemler düzenlendi. Hastane çalışanları her gün hastane binasının etrafındaki yolları keserek halkın dikkatini çekmeyi başardı. Geçen hafta ise “Hastanene Sarıl” sloganıyla birlikte Madrid’deki bütün hastanelerin etrafında insan zinciri yapıldı.

Bu süreçte en çok dikkat çeken şey halkın mücadelemize büyük bir farkındalık ve destekle yaklaşması oldu. İnsanlar sağlık haklarının ellerinden alınmasına karşı çıkıyor. Biraz da her İspanyol’un içinde yatan anarşist/gerilla ruhuyla birlikte bu konuda mücadele veren örgüt ve insiyatifler mantar gibi çoğaldı.

>> La Princesa Hastanesi’ndeki mücadele hangi yönüyle öne çıktı?

Madrid’in merkezinde yer alan 600 yataklı bu hastanede önemli uzmanlık alanları var. Madrid’in birçok bölgesinden ve hatta diğer bölgelerden insanlar buraya geliyor tedavi olmak için. Bu hastaneyi daha çok para getirecek bir huzurevine dönüştürme girişimi büyük bir hareketin kıvılcımı oldu: Hastanede örgütlü olan sendikalar oturma eylemine başladı ve bu eylem uzun süredir devam ediyor. Eyleme hastanedeki tüm çalışanların yüzde 90’ı katılıyor. Hastaların da önemli bir kısmı eyleme aktif olarak katılıyor.

Hastane yönetimi doktorların bir kısmıyla görüştü ve iki taraf fena olmayan bir anlaşmaya vardı. Ancak La Princesa meselesi dahil olmak üzere Madrid’deki sağlık dönüşümüne dair mücadelemiz hala devam ediyor.

>> Madrid’in dışında İspanya’nın diğer bölgeleri ve hatta Avrupa genelinde de çok sayıda sağlık hakkı protestosu görüyoruz. Hükümetlerin sağlığı özelleştirirken kullandıkları bahaneler neler?

“Kriz yüzünden paramız kalmadı” diyorlar ama bu büyük bir yalan. Madrid hükümeti bankaları kurtarmak için 215 milyar avro harcadı. Oysa sağlık sisteminin ihtiyacı sadece 7 milyar avro. Buradan da gördüğümüz gibi paraları var ama krizi sağlık sistemini özelleştirmek için bir bahane olarak kullanıyorlar. Amaçları özel sektörün, insanların sağlığı üzerinden kar etmesi.

APTOPIX Spain Financial Crisis

>> Madrid meclisini basma fikri nereden çıktı?

Mecliste halkın durumundan haberi olmayan ya da onları görmezden gelen vekillere halkın taleplerini göstermek istedik. Halkın seçtiği vekillerin, çoğunluğun taleplerini göz ardı etmesi kabul edilemez. PP’nin seçim programında sağlıkta özelleştirme yapacağından bahsetmediğini hatırlatmakta da fayda var. Bu yüzden halka yalan söylüyorlar diyebiliriz.

>> Dünyanın diğer bölgelerindeki insanlara ne söylemek istersin? Mücadelenize nasıl destek olabiliriz?

Sağlık hakkı, halkların sahip olması gereken önemli bir insan hakkıdır ve sonuna kadar savunulmalıdır. Bugün İspanya’da olanlar bazı ülkelerdeki insanlara çok uzak gözükebilir, ama dünyanın küreselleştiğini ve ülkeler arası bağlantıların çok sıklaştığını unutmayın. Dünyanın herhangi bir yerindeki kazanım veya gerilemelerin diğer ülkelere büyük yansımaları oluyor. Bize yardım etmek için insanlara mücadelemizden bahsedebilirsiniz, böylece sorunlarımız bilinir. İspanya konsoloslukları ve büyükelçilikleri önünde eylem yapmanız, Madrid hükümetine protesto postaları ve e-postları yollamanız bize önemli bir destek verir.

Dayanışma sadece dayanışılan insan için değil, dayanışan insan için de çok önemlidir. Çünkü dayanışma hepimizi daha iyi insanlar yaparken ortak mücadelelere fayda sağlar.

About onurerem

journalist @ birgün newspaper. twitter.com/onurerem
Bu yazı Çeviri içinde yayınlandı ve , , , , , , , , , olarak etiketlendi. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

Yorum bırakın