Kobaneli sığınmacıların ihtiyaçlarını karşılayan Kobane Kriz Koordinasyonu ile Rojava Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği bir rapor yayınlayarak ihtiyaçları, sorunları ve çözümleri açıkladı
Kobane Kriz Koordinasyonu ile Rojava Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği geçen ay bir rapor yayınlayarak Kobane’den Türkiye’ye gelen sığınmacılarla ilgili bilgileri kamuoyuyla paylaştı. 15 Eylül 2014’ten itibaren yoğunlaşan saldırıların ardından Türkiye’ye 200 bin Kobanelinin sığındığını, bunların 60 bininin Suruç’ta, 115 bininin de Urfa sınırları içinde olduğunu açıklayan raporda Suruç’ta AFAD çadırlarında 7 bin, Suruç Belediyesi çadırlarında da 11 bin kişinin kaldığı yer aldı.
Kızılay’ın AFAD çadırları dışındaki tek etkinliğinin belediye çadırlarında kalanlara çorba ve bebek bezi dağıtmak olduğunu belirten rapora göre Birleşmiş Milletler AFAD ve Suruç Kaymakamlığı dışında kendine muhatap bulamadığı için faaliyet yürütmekte zorlanıyor. Yurtdışından gelen Hayata Destek Derneği, Uluslararası Tıbbi Birlikler ve Danimarka Mülteci Konseyi gibi örgütlerin bölgede faaliyet yürüterek çok sayıda sığınmacıya yardım ettiğini açıklayan raporda, krizin büyüklüğü ve sürenin uzunluğu nedeniyle hem bu örgütlerin hem de Suruç Belediyesi’nin bütçesinin yetersiz kalmaya başlayacağı, bu nedenle Türkiye devletinin bölgeye daha fazla yardım yapması gerektiği yer alıyor.
Sağlık alanındaki ihtiyaçlara da değinen raporda Kobanelilerin Göç İdaresi Başkanlığı’na kayıt yaptırarak sağlık hizmetlerinden ücretsiz yararlanabildiği, ancak eczanelerde ilaç alırken ödemeleri gereken yüzde 20 komisyonu karşılayamadığı, Demokratik Toplum Kongresi ve Sağlık Emekçileri Sendikası’nın oluşturduğu Sağlık Koordinasyonu’na gönderilen ilaçlarınsa kronik hastaların sürekli olan ilaç ihtiyaçlarını karşılayamadığı anlatılıyor.
Çözüm için öneriler
Sorunları tespit ettikten sonra bunların olası çözümleri için yapılması gerekenleri de listeleyen örgütler, şu önerileri açıkladı:
1- Düzenli tüketim maddeleri (gıda, hijyen, bebek kiti vb.) için uzun vadede ihtiyacı karşılayabilecek kalıcı çözümler üretilmeli.
2- Belediye ve dışarıdan gelen yardımlarla kurulan elektrik altyapısına rağmen sık sık yaşanan elektrik kesintilerini önlemek için devlet merkezi olarak bu sorunu çözmeli.
3- Külünçe’de kurulmakta olan çadır kentte eksik olan elektrik trafoları bir an önce sağlanmalı.
4- Öncelikle çadır kentlerde, sonra da mahalle ve köylerde olmak üzere mama mutfakları kurulmalı, böylece 6 aydan sonra hazır mama kullanımı en aza indirilmeli
5- Düzenli çocuk maması yardımı sağlanmalı.
6- Sağlık Bakanlığı gebe ve çocuk sağlığı konusunda kapsamlı bir çalışma yürütüp bir merkez kurmalı, burada yeni doğan takibinin de yapılmalı. Ayrıca, çadır kentlerde yapılan aşılama çalışması mahalle ve köyleri de içerecek şekilde genişlemeli.
7- Çadır kentlerde dağıtılan yemeğin ortaya çıkardığı beslenme sorunu bir an önce çözülmeli. Günlük süt ve yumurta sağlanarak protein ihtiyacı giderilmeli, sebze ve meyve daha sık sunulabilmeli.
8- Tüm çadır kentlere, mahalle ve köylere kadın atölyeleri kurularak üretime katılmaları sağlanmalı, giysi ihtiyacı bu yöntemle karşılanmalı.
9- Herkese iç çamaşırı, kışlık ayakkabı ve çorap dağıtımı yapılmalı.
10- Acilen yangın tüpleri temin edilmeli.
11- Uluslararası STK ve yardım kuruluşlarının Suruç Belediyesi veya bölgedeki STK’lere gönderdiği yardımlara devlet tarafından zorluk çıkarılmamalı.
12- Devlet sınırdan geçerek Kobane’ye giden yardımları yavaşlatmamalı, engellememeli
13- Mürşitpınar Sınır Kapısı acilen gümrük kapısı statüsüne kavuşturulmalı.
14- Suruç’ta çadır kent, merkez mahalle ve köylerde yaşayan Kobanelilerin AFAD kayıtları devam edilmeli ve tamamlanmalı, böylece herkesin sağlık hizmetlerinden yararlanması sağlanmalı, reçeteli ilaç alımlarındaki yüzde 20’lik komisyon kaldırılmalı.