Bugün 3 Aralık Dünya Engelliler Günü. Türkiye’de 2002 verilerine göre 8.5 milyon bedensel ve zihinsel engelli yaşıyor. Günümüzdeyse bu sayının 10 milyonu geçtiği tahmin ediliyor. Oysa Dünya Sağlık Örgütü’ne göre bir engelli grubu daha var: Sosyal engelliler. Çocuk yaşta veya evlenmeden hamile kalan kadınlar, şiddet gören azınlık grupları, aile içi şiddete maruz kalan kadınlar ve daha birçok grup toplumsal desteğe, terapiye ve devlet korumasına ihtiyaç duymaları nedeniyle sosyal engelliler sınıfına giriyor. Bu grupla birlikte Türkiye’deki engelli sayısı 20 milyonu geçtiği tahmin ediliyor.
Bu 20 milyonun sorunlarını çözme adına etkili adımlar atılamazken, engelliler sokaklarda zorluk çekmeye devam ediyor. Ama engelliler sadece kaldırımlarda zorluk yaşamıyor. Eğitim sürecinde dışlanan engelliler için eğitimlerine devam etmek büyük bir mücadele gerektiriyor. Eğitim sürecinin ardından iş bulması da zor.
Türkiye’de, engellilerin yaşamını kolaylaştırmak için çıkarılan yasalar, 7 Temmuz 2012’ye kadar kamusal alanın engellilere göre düzenlenmesini öngörüyordu. Ancak Bakanlar Kurulu’nun kararıyla bu tarih 3 yıl ertelendi.
3 Aralık Dünya Engelliler Günü bağlamında hazırladığımız bu dosyada engelliler, engelli dernekleri ve şehir plancıları ile görüşerek engellilerin karşılaştığı engelleri inceleyeceğiz.
Devamı | Bölüm 1: Devlet Eliyle Ayrımcılık
Bölüm 2: Engellinin iki seçeneği var: Ya evinde otur, ya sokakta işkence çek